PTE Academic Kelime Listesi – English Test Lab

PTE sınavı için faydalı olabilecek 100 kelimelik bir liste. Her kelimenin Türkçesi, bir örnek cümlesi ve Türkçe açıklaması da yer alıyor.

İngilizce Kelime	Türkçe	Örnek Cümle	Türkçe Açıklama
Abolish	Kaldırmak	The law was abolished last year.	Yasa geçen yıl kaldırıldı.
Absorb	Emilmek	The sponge absorbs water.	Sünger suyu emer.
Accurate	Doğru	The report provides accurate information.	Rapor doğru bilgi sağlar.
Achieve	Başarmak	She achieved her goal after many attempts.	O, birçok denemeden sonra hedefine ulaştı.
Acquire	Edinmek	He acquired a new skill during the course.	Kurs sırasında yeni bir beceri kazandı.
Adapt	Uyum sağlamak	The system adapts to different user needs.	Sistem farklı kullanıcı ihtiyaçlarına uyum sağlar.
Adverse	Olumsuz	The adverse weather conditions affected the flight.	Olumsuz hava koşulları uçuşu etkiledi.
Allocate	Ayırmak	Funds were allocated for the new project.	Fonlar yeni proje için ayrıldı.
Analyze	Analiz etmek	We need to analyze the data carefully.	Verileri dikkatlice analiz etmemiz gerekiyor.
Acknowledge	Tanımak	She acknowledged the help of her colleagues.	Meslektaşlarının yardımını kabul etti.
Benefit	Fayda	The new policy has many benefits for employees.	Yeni politikanın çalışanlar için birçok faydası var.
Bias	Önyargı	The report was criticized for bias.	Rapor önyargılı olduğu için eleştirildi.
Bolster	Güçlendirmek	The evidence bolsters the argument.	Kanıt, argümanı güçlendirir.
Brief	Kısa	The meeting was brief but effective.	Toplantı kısa ama etkiliydi.
Concept	Kavram	The concept of democracy is fundamental.	Demokrasi kavramı temeldir.
Consequently	Sonuç olarak	He was late; consequently, he missed the bus.	Geç kaldı; sonuç olarak otobüsü kaçırdı.
Consistent	Tutarlı	Her performance is consistently good.	Performansı sürekli olarak iyidir.
Construct	İnşa etmek	They are constructing a new building downtown.	Şehir merkezinde yeni bir bina inşa ediyorlar.
Contrast	Karşılaştırmak	The contrast between the two cultures is evident.	İki kültür arasındaki fark belirgindir.
Contribute	Katkıda bulunmak	Everyone contributed to the success of the project.	Herkes projenin başarısına katkıda bulundu.
Critical	Eleştirel	It is critical to address this issue immediately.	Bu sorunu hemen ele almak kritiktir.
Diminish	Azalmak	The noise gradually diminished.	Gürültü yavaş yavaş azaldı.
Emphasize	Vurgulamak	The teacher emphasized the importance of practice.	Öğretmen, pratiğin önemini vurguladı.
Enhance	Artırmak	The new features enhance the user experience.	Yeni özellikler kullanıcı deneyimini artırır.
Establish	Kurmak	They established a new committee to oversee the project.	Projeyi denetlemek için yeni bir komite kurdular.
Evaluate	Değerlendirmek	The committee will evaluate the proposals next week.	Komite, teklifleri gelecek hafta değerlendirecek.
Expand	Genişletmek	The company plans to expand its operations.	Şirket, faaliyetlerini genişletmeyi planlıyor.
Explicit	Açık	The instructions were explicit and easy to follow.	Talimatlar açıktı ve takip etmesi kolaydı.
Facilitate	Kolaylaştırmak	The new software will facilitate data management.	Yeni yazılım veri yönetimini kolaylaştıracaktır.
Feature	Özellik	One of the main features of this model is its efficiency.	Bu modelin ana özelliklerinden biri verimliliğidir.
Focus	Odaklanmak	We need to focus on improving customer service.	Müşteri hizmetlerini iyileştirmeye odaklanmalıyız.
Formulate	Formüle etmek	The team formulated a new strategy for the campaign.	Ekip, kampanya için yeni bir strateji oluşturdu.
Framework	Çerçeve	The project is based on a clear framework.	Proje, net bir çerçeveye dayanıyor.
Function	Fonksiyon	The function of the engine is to provide power.	Motorun işlevi güç sağlamaktır.
Generate	Üretmek	The new policies are expected to generate more revenue.	Yeni politikaların daha fazla gelir üretmesi bekleniyor.
Hypothesis	Hipotez	They tested the hypothesis through several experiments.	Hipotezi birkaç deneyle test ettiler.
Implement	Uygulamak	The company will implement the new system next month.	Şirket, yeni sistemi gelecek ay uygulayacak.
Impact	Etki	The new law had a significant impact on the community.	Yeni yasa, topluluk üzerinde önemli bir etki yarattı.
Indicate	Göstermek	The data indicates a trend toward increased sales.	Veriler, artan satışlar yönünde bir eğilim gösteriyor.
Inhibit	Engel olmak	High costs inhibit the expansion of the business.	Yüksek maliyetler işin genişlemesini engelliyor.
Integrate	Bütünleştirmek	The new software integrates with existing systems.	Yeni yazılım mevcut sistemlerle bütünleşir.
Justify	Haklı çıkarmak	He tried to justify his actions with an explanation.	Eylemlerini bir açıklama ile haklı çıkarmaya çalıştı.
Maintain	Sürdürmek	It is important to maintain high standards of quality.	Yüksek kalite standartlarını sürdürmek önemlidir.
Modify	Değiştirmek	The design was modified to meet customer needs.	Tasarım, müşteri ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde değiştirildi.
Negotiate	Müzakere etmek	They negotiated the terms of the contract.	Sözleşmenin şartlarını müzakere ettiler.
Optimize	Optimize etmek	We need to optimize our processes for better efficiency.	Süreçlerimizi daha iyi verimlilik için optimize etmemiz gerekiyor.
Parameter	Parametre	The experiment was conducted under controlled parameters.	Deney, kontrol edilen parametreler altında gerçekleştirildi.
Persuade	İkna etmek	She managed to persuade the team to support her idea.	Fikrine destek vermesi için takımı ikna etti.
Policy	Politika	The company has a strict policy on data privacy.	Şirketin veri gizliliği konusunda katı bir politikası var.
Predict	Tahmin etmek	The model predicts future sales trends.	Model, gelecekteki satış eğilimlerini tahmin ediyor.
Principle	İlke	The principle of fairness is fundamental to our organization.	Adalet ilkesi, organizasyonumuz için temeldir.
Prioritize	Önceliklendirmek	We need to prioritize tasks to meet the deadline.	Son tarihe uymak için görevleri önceliklendirmeliyiz.
Propose	Öneri sunmak	They proposed a new plan for the project.	Proje için yeni bir plan önerdiler.
Quantify	Ölçmek	It is difficult to quantify the effects of the policy.	Politikanın etkilerini ölçmek zordur.
Reinforce	Pekiştirmek	The teacher reinforced the lesson with additional examples.	Öğretmen, dersi ek örneklerle pekiştirdi.
Regulate	Düzenlemek	The government regulates the financial sector.	Hükümet, finans sektörünü düzenler.
Relevant	İlgili	Ensure that all information provided is relevant to the topic.	Sağlanan bilgilerin konuyla ilgili olduğundan emin olun.
Restrict	Kısıtlamak	The policy restricts access to sensitive information.	Politika, hassas bilgilere erişimi kısıtlar.
Revise	Gözden geçirmek	The document was revised to correct errors.	Belge, hataları düzeltmek için gözden geçirildi.
Significant	Önemli	The results showed a significant improvement in performance.	Sonuçlar, performansta önemli bir gelişme gösterdi.
Specify	Belirtmek	Please specify your requirements in the form.	Lütfen gereksinimlerinizi formda belirtin.
Sufficient	Yeterli	The evidence was sufficient to support the claim.	Kanıt, iddiayı desteklemek için yeterliydi.
Suggest	Önermek	She suggested a few changes to the project plan.	Proje planında birkaç değişiklik önerdi.
Sustain	Sürdürmek	The company aims to sustain its growth over the next decade.	Şirket, önümüzdeki on yıl boyunca büyümesini sürdürmeyi hedefliyor.
Theoretical	Teorik	The research is based on theoretical concepts.	Araştırma, teorik kavramlara dayanıyor.
Validate	Doğrulamak	The results were validated through multiple tests.	Sonuçlar, birçok testle doğrulandı.
Variable	Değişken	Temperature is a key variable in this experiment.	Sıcaklık, bu deneyde ana değişkendir.
Verify	Doğrulamak	We need to verify the accuracy of the data.	Verilerin doğruluğunu doğrulamamız gerekiyor.
Vivid	Canlı	The painting had vivid colors and details.	Resimde canlı renkler ve detaylar vardı.
Widespread	Yaygın	There was widespread support for the new policy.	Yeni politika için yaygın bir destek vardı.
Abundant	Bol	The region has abundant natural resources.	Bölge, bol doğal kaynağa sahiptir.
Aggressive	Saldırgan	The company took an aggressive approach to expand.	Şirket, genişleme için saldırgan bir yaklaşım benimsedi.
Allocate	Dağıtmak	Resources were allocated according to the plan.	Kaynaklar plana göre dağıtıldı.
Arbitrary	Keyfi	The choice of winners seemed arbitrary.	Kazananların seçimi keyfi görünüyordu.
Collaborate	İşbirliği yapmak	The teams collaborated to complete the project.	Takımlar projeyi tamamlamak için işbirliği yaptı.
Comprehensive	Kapsamlı	The report provided a comprehensive analysis.	Rapor kapsamlı bir analiz sundu.
Consolidate	Pekiştirmek	The company consolidated its position in the market.	Şirket, pazardaki konumunu pekiştirdi.
Consistent	Tutarlı	Her performance is consistently good.	Her performans tutarlıdır.
Contemporary	Çağdaş	The museum features contemporary art.	Müze, çağdaş sanat eserleri sergiliyor.
Criteria	Kriter	The criteria for selection were clearly defined.	Seçim için kriterler açıkça tanımlandı.
Diverge	Ayrılmak	The opinions of the experts began to diverge.	Uzmanların görüşleri ayrılmaya başladı.
Elicit	Ortaya çıkarmak	The survey aims to elicit honest feedback.	Anket, dürüst geri bildirim almak amacıyla yapıldı.
Facilitate	Kolaylaştırmak	The workshop will facilitate team building.	Atölye çalışması takım oluşturmayı kolaylaştıracaktır.
Intuitively	İçgüdüsel	She understood the problem intuitively.	Problemi içgüdüsel olarak anladı.
Mitigate	Hafifletmek	Measures were taken to mitigate the risks.	Riskleri hafifletmek için önlemler alındı.
Preliminary	Ön	The preliminary results are promising.	Ön sonuçlar umut verici.
Subsequent	Sonraki	The subsequent chapters will discuss the findings.	Sonraki bölümler bulguları tartışacaktır.
Sustain	Sürdürmek	The company aims to sustain its competitive edge.	Şirket, rekabet avantajını sürdürmeyi hedefliyor.
Tangible	Somut	The benefits of the project are tangible.	Projenin faydaları somuttur.
Transform	Dönüştürmek	The new software will transform our workflow.	Yeni yazılım iş akışımızı dönüştürecektir.
Viable	Geçerli	The proposed solution is not viable.	Önerilen çözüm geçerli değil.
Innovative	Yenilikçi	The company is known for its innovative products.	Şirket, yenilikçi ürünleri ile tanınır.
Strategic	Stratejik	The strategic plan focuses on long-term goals.	Stratejik plan uzun vadeli hedeflere odaklanır.
Analytical	Analitik	The analytical approach helped solve the problem.	Analitik yaklaşım sorunu çözmeye yardımcı oldu.
Comply	Uymak	All departments must comply with the new regulations.	Tüm departmanlar yeni düzenlemelere uymalıdır.
Deduce	Sonuç çıkarmak	From the evidence, we can deduce the cause.	Kanıtlardan, sebebi sonuç çıkarabiliriz.
Examine	İncelemek	We need to examine the details carefully.	Detayları dikkatlice incelememiz gerekiyor.
Facilitate	Kolaylaştırmak	The new system will facilitate the workflow.	Yeni sistem iş akışını kolaylaştıracaktır.
Intuitive	İçgüdüsel	The design is intuitive and easy to use.	Tasarım içgüdüsel ve kullanımı kolaydır.
Monetary	Mali	The monetary value of the asset has increased.	Varlığın mali değeri arttı.
Reinforce	Pekiştirmek	Training programs reinforce employee skills.	Eğitim programları çalışan becerilerini pekiştirir.
Significant	Önemli	The change had a significant impact on sales.	Değişiklik satışlar üzerinde önemli bir etki yarattı.
Universal	Evrensel	The theory has universal applications.	Teori, evrensel uygulamalara sahiptir.

Bu kelimeler ve cümleler, PTE sınavının farklı bölümlerinde karşılaşabileceğiniz terimleri anlamanıza ve kullanmanıza yardımcı olabilir. Her kelimeyi öğrenirken, örnek cümlelerde nasıl kullanıldığını ve Türkçe anlamını incelemek, dil becerilerinizi geliştirmenize katkıda bulunacaktır.